MENU

PRATİK BİLGİLER

» Amortisman Sınırı
» Vergiden Müstesna Yemek Bedeli
» Emlak Vergisi Oranları
» Fatura Düzenleme Sınırı
» Değer Artış Kazançları İstisna Tutarları
» Kıdem Tazminatı Tavanı
» Usulsüzlük Cezalarına Ait Cetvel
» Yıllık Ücretli İzinler

PRATİK LİNKLER

HAVA DURUMU

SİTE SAYACI


Ziyaretçi Sayımız: 120679

  DUYURULAR

Koruma Altına Alınan Türk Lirası İle İlgili Gelişmeler

           Son dönemlerde Türk Lirasının diğer gelişmekte olan ülkelere nazaran daha fazla değer kaybetmesi ekonomi yönetimini harekete geçmeye zorlamıştı. Bu güne kadar yapılan finans piyasalarına ilişkin düzenlemelerin yanında reel sektörü de yakında ilgilendiren önemli kararlar alınmaya devam ediyor. Bunlardan, geçtiğimiz günlerde alınan iki düzenlemeden bahsetmekte önemle fayda görmekteyim. İlki 04 Eylül 2018 tarihli Resmi Gazete’de yayınlanan Türk Parası Kıymetini Koruma Hakkında 32 Sayılı Karara İlişkin İhracat Bedelleri Hakkında Tebliğ. Uzunca bir süredir ihracat bedellerinin yurda getirilme zorunluluğu uygulanmamaktaydı. Yazımın başında belirttiğim Tebliğ’e göre Türkiye’de yerleşik kişiler tarafından gerçekleştirilen ihracat teslimlerine ait ihracat tutarlarının, malı ithal eden şirket tarafından ihracatçıya ödemesinin yapıldığı tarihte doğrudan ihracata aracılık eden bankaya transfer edilmesi (Tahsilat süresi fiili ihracat tarihinden itibaren 180 günü geçemez ) ve tahsil edilen dövizlerin en az %80’ lik kısmının bankaya satılması zorunlu hale gelmektedir. İhracat gerçekleştikten sonra ihracat bedelinin yurda getirilmesi ve bankaya satışının yapılmasını takip yükümlülüğü ihracata aracılık eden bankalara bırakılmıştır.  Süresi içinde kapatılmayan ihracat hesapları ihracata aracılık eden bankalarca 5 iş günü içinde ilgili Vergi Dairesi Başkanlığına veya Vergi Dairesi Müdürlüğü’ne ihbar edilecektir.

          Diğer düzenlemeyle ise 13 Eylül 2018 tarihli Resmi Gazete’de yayınlanan Türk Parası Kıymetini Koruma Hakkında 32 Sayılı Kararda Değişikli Yapılmasına Dair Karar ile önceki kararın (g) maddesinde değişikliğe gidilmiştir. Karar “Türkiye’de yerleşik kişilerin, Bakanlıkça belirlenen haller dışında, kendi aralarındaki menkul ve gayrimenkul alım satım, taşıt ve finansal kiralama dâhil her türlü menkul ve gayrimenkul kiralama, leasing ile iş, hizmet ve eser sözleşmelerinde sözleşme bedeli ve bu sözleşmelerden kaynaklanan diğer ödeme yükümlülükleri döviz cinsinden veya dövize endeksli olarak kararlaştırılamaz.” şeklinde değiştirilmiş, aynı karara geçici 8. madde eklenmiştir. İlgili maddede ise “Bu Kararın 4 üncü maddesinin (g) bendinin yürürlüğe girdiği tarihten itibaren otuz gün içinde, söz konusu bentte belirtilen ve daha önce akdedilmiş yürürlükteki sözleşmelerdeki döviz cinsinden kararlaştırılmış bulunan bedeller, Bakanlıkça belirlenen haller dışında; Türk parası olarak taraflarca yeniden belirlenir.” denmektedir.

          Döviz ile yapılan sözleşme bedellerine ilişkin düzenleme spor kulüplerinden, araç kiralama şirketlerine, gayrimenkul şirketlerinden büyük sanayi kuruluşlarına kadar örnekleri çoğaltılabilir pek çok kurum ve kuruluşu yakından ilgilendirmektedir. Burada ortaya çıkılabilecek sorunların başında hangi kur üzerinden Türk Lirasına dönüleceğidir. Bu soru tüm firmaların önünde yer almaktadır. Kur hareketleri bu seviyede sert yaşanırken şirketler kendilerini nasıl koruma altına alacaktır bunu zaman gösterecek. Türk Lirası’ nın yeniden değerli günlerine en kısa sürede kavuşması dileğiyle.     

 

Orhan YÜCETÜRK

Serbest Muhasebeci Mali Müşavir